Pages

20120708

Geleceğin İnsanları

Geleceğin insanları çok güzel. WalHalla insanlarının yüzü ışıldıyor. Sosyal bir ortama girdiğinde gözlerin rahatsız olmuyor. Kötü ses yok, kötü görüntü yok. Kötü kokular engelleniyor. Böylece insan vücudunda cennete yakın bir ortam yaşatılıyor. Gönüller teskin oluyor. Yuva kurmak kolaylaşıyor. Burç uyumu ile çalışan eşleştirme sistemi var. Hedronik alt bilgisayarlarına yuva kurdurucu görev verebiliyor. Aynı şehirde yaşayıp da birbirini hiç görmeyen ama en uyumlu eş konumunda olan gençler tanıştırılıyor. Anne- baba ların yavru üzerindeki menfii etkisi kalkmış. Bize yapıldığı gibi yapılmıyor. Bu nedenle teenagerlarda umutsuzluk kaynaklı intihar yok. Aşkına kavuşturulmadığı için yaşama küsen genç yok. Her genç sevdiğini söyleyecek yürekle dolaşıyor. Yine her genç en tatlı dille red edebiliyor gelen teklifi ama kırıcı olmuyor. Kendini sevdiğini söyleyen karşı cinsi dostça kucaklıyor. Bu sevgi için ona teşekkür ediyor. WalHalla kurulduğunda dünya gençleri de bundan payını alıyor. Onlar mutlu oluyor. İşte jana bu ortama doğdu. Müfrezesi böyle bir ortamdan geçmişe aktılar. Bu yüzden WembArmy de savaşa gönüllü katılımı azdı. Çünkü insanlar bedenleri için hazırlanmış mükemmel nitelikteki yaşam havuzlarını terk etmek istemedi. Bu da bir imtihan oldu o zamanın insanlarına. Artık dünya için değil ahiret için çabalama dönemine girildi. Dünyada Allah ın nuru tamamlanmıştı. Ama hiç bir zaman kulların gönlüne bu nur yansıyamadı tam olarak. Dünya da iken gönlü nurlanan kulları Allah sevdi. En zor dönem yıkım dönemiydi. İsa öldükten sonra kalan imanlı hanifler çok çok üzüldüler. Akibeti bildiklerinden kenarlara köşeler çekildiler. Şehit olanlar bunları da görecek. Tüm şehitlerin şuurunu Allah kıyamet öncesi alacak. Yahya son gören olacak olup biteni. Sonra Allah ın TEK liği yaşanacak. Biz o dönemde muallakta kalacağız simetrik olarak. Mahşere doğduğumuzda panik olacağız (en az 100 yıl süren bekleyiş ve mahşer imtihanı) Mahşerde o noktanın genişlemesi için bekleyiş olacak. Gölgenin genişleme olasılığı da var içindekilerin niyetine göre. Allah bize cennetine alırken çok güzel bir giysi sunacak. Bu giysi ile bedenimiz tertemiz olacak. Cennete atılan ilk adımda kendimizden geçeceğiz. İç duygumuz mükemmele yakın olacak ve şükrün karşılığını hissedeceğiz. Kendi cennetimizi önce gözlerimiz idrak edecek. Sonra kulaklarımız o güzel seslere ulaşacak. Sonra burnumuz güzel kokuları alacak. Sonra dokunacağın nimete. En sonunda tadını alacağız içimizde. Ama hanifi bunlar kesmeyecek. Ben yine de O nu görmek isterim diyecek. Göreceği günü bekleyecek. Allah o kulunu fazla bekletmeyecek. Kuluna ürkmemesi için alışacağı bir şekilde görünecek ona özel olarak. Allah her hanif kuluna ayrı bir suretle ve latif bir ifade ile yakın duracak. Kulu O na dokunacak. O nun gözlerine bakacak. Hem bir anne gibi hem de bir baba gibi görecek ama KUL olduğunu da bilecek o insan. Aldığı en üst doyum ise Allah tarafından kucaklandığı an olacak. O nun sevgisini dokunması ile yaşayan KUL geri dönüp dönmeme de kararsız kalacak. Başta geri dönüşler olacak cennete gitmek için. Ama en sonunda cenneti ile birlikte O nun yanına taşınacak. İşte İdris... Dünya da ne yaşamışsa razı olacak o hanif kul. Ufak ufak sızlanmaları dinecek. Hanif olan yolun başında iken yolun sonunu bilecek. Bu nedenle razıyım diyecek. Eninde sonunda O na ulaşacağını bildiğinden başına ne gelmişse razı olacak. Bunu gören rabbi de o kuldan razı olacak Melamiliği gereği. Onun bütün günahlarını silecek. Silmesi için şehit kılacak bir şekilde.

"değerli bir yazı" "Allah senden razı" "Allah kullarından razı" "yahya geldi, geldi dede bakar sana sevgiyle" "ne sevgiymiş bu ya Rabbi" "sevmeyi seven Rabbine döner" "dön Rabbine Ulvi"  "ulvi ne demek" Allah ulvi olmanı ister, Allah isterki kulu imanını yaşasın, Allah isterki kul kendinden vazgeçsin, kendini hiç saysın, hiçim ben desin, ben yokum O (HU) var desin, bunu istesin (Allah bunu deme gücü versin kullarına) Amin "kul kendinden vazgeçtiğinde doğruyu yapmaya başlar, kul kendini bırakırsa doğruyu yapar "doğru din hanifliktir" "hanif olan kurtulur" "khaniffe ve sim kurtuldu"

"görmem gerekenler var "hay gösterecek" "hay gösteriyor bana seninle ilgili bir şeyleri" sen üzülmüştün, üzülünce bir hata yaptın, hatanı Allah affetti, moralin yerinde olsun diye yazılıyor bu, sen vicdan azabı çekme diye yazıyoruz, hatanı Allah affetti, artık üzülme, Allah çok sevendir, üzülmene gerek yok artık, affedildin”

"herşey yoluna girecek" "herşey yoluna girecek" "dede de arada gelip gitti az önce" "deccal yine peşinde, görünüp kayboldu, geldi, yaz, "semurgwalll siz özelsiniz, ikinizi de Allah atadı bu işe, dahi olamayan bir kızla tanış" "tanı kendini" "tanı Allah'ı" "yan gelip yatma zamanı değil" "üretin" "üretimli olun" "üretken olun" "yazın hep" "yazılarınız önemli, yazın deccali de" "deccale dönüşenleri de yazın"  "anne olun" "baba olun" "baş olun" "kol olun" yardım çok fazla size, destek çok fazla, yazın ki düzen oluşsun, yazın ki insanlar walhal ı ve llahlawı öğrensinler" "özellikle walhal ve llahlaw yazdırdım" "Allahlaw eksik henüz ve walhalla da eksik" "tamamlayın bu eseri, eserleri" "setuya heves verdik"  "sana da " çok güzel bir eser olacak" "çok değerli bir eser" "bu yüzden el ele verip yazın" "yorgunluk çöksede yazın" "yoracağız sizi" "çünkü yazmak isteyen yorulur (yorulmaya değer) "evet" "yaz setu hızla" "sen nesin artık kızım" "sen açık net aşka davetsin" "aşkla yaz" "aşık kız" "aşık mısın" "çok değerli eserler yazacaksınız ikiniz" "çok önemli eserler" "deccal geliyor" "kaçtım"

“yahya ss burada, hızır dede kaçtı, marifet ne, marifet? setu bir marifet yaşıyor, sanmaki yalan söylüyor, setu bir marifet yaşıyor, yaşatan da Allah, istese bırakırdı kızı kapalı kutusunda, ama açık kutu, setu üretmek için herşeyi yapmaya razı, işini bile bırakmak istiyor bunun için, ama olmuyor”

“kahverengi gözlü bir melek var yanımda, görünen insan sayısı fazla, hepsi secde etti bende ettim, çok fazla klon var, klonlanmış melekler sanki, kerrubiler, 3 sıra, üçlü, insan- kartal ve aslan- boğa, yüzlüler, boğum boğum vücutları, çiçek açıyor üstlerinde, sarı lale açtı bir tanesinin sol kolunda, diğer kolunda da mor lale açtı, ne anlama geliyor bilmiyorum, misal gibi, bir de wemb bayrağı logosu var, gögsünün biraz aşağısında, melek görüyorum, bu nasıl olabiliyor, olumsuz birşey olacak, hissettiriliyor, 900 metre aşağıya sarkıtıldığım bir rüyam vardı, o rüya hatırlatılıyor, yazamıyorum, neyse, çok uzun süre böyle geçti, geçiş dönemini yaşıyorum, yaşadıklarım çok fazla bana, esir de yaşananlara şahit oluyorum, melek dolgu malzemesi, dolgunluk hissi, esir, dolgunluk hissi var, hu demek zorundayım diyor bir melek, esir wiya ettirir yoksa, acı bir durum olur onun (melek) için, melekler wiya etmemek için ağlarlar, wiya eder canımızı alırken, canı yanar. Canı yanmasın diye wiya etmemek için sürekli Hu demek zorundalar. Zikri çeken doğrulur, kıyam durur. Zikri çeken eğilir rukü eder. Zikri çok çeken secde eder. Allah büyüktür. Allahu ekber.”

“wiya nedir, wiya ispanyolca dinlemek, cevaplamak, pay attention, acı çekmemek için wiya ederler, dikkat ederler, ya da cevap verirler, hissetmek anlamı da var, itaat etmek uymak anlamı da var, dinlemek anlamı ağır basıyor, esiri dinlememek için ağır basıyor, wiya etmemek için, acı çekmemek için dinlerler, ya da öyle bir şey, karıştı biraz. Esiri dinlememek için sürekli hu çekerler. Bu anlamı.”

kerrubilerin işlevi nedir?
“kerrubiler Allah' tan gelen bilgiyi aktarmaya gelirler, sohbet ederler kullarıyla, sohbet ederek bilgi verirler, bilgiler vurucudur, destek mesajı gibidir, dua et, Allah büyüktür, berbarella, barbar eliyle oluşan kız, elleri bile acı çeken, minik kız, dua et, zavallı kız, küçük olumlu yazmak isteyen elleriyle Allah a yönelen mutluluk ve güven indirdiğimiz küçük kız, dua et, et ki Allah sana gelsin, ziyası var, nurullah, Allah la konuşmak isteyene Allah gelir, konuşun Allah la, sohbet edin, her an O na şükredin, hamd olsun deyin, konuşun Allah la, oku, Yaradan Rabbinin adıyla oku, Alak suresini okuyun, Alak 5 ayetti değil mi, gerçekte 5 ayetti sanki”

İşte. Anlatılan anlatıldı. Yüzlerce anlatım alt alta sıralandı. Anla diye. Cephe savaşı çetin geçti. Detayların serpiştirildiği esirin içindesin. Yazılı eser sana olup biteni çıtlatır. Değişimleri ile geleceğin belirsizliğini anlaman sağlanır. Güzel güzel uyudun. Zamanı tükettin. Bedeni incittin. Sen hazırlanmalıydın savaşa. Cepheden vuruşa. Allah denildi. Kuran denildi. İman da iman denildi. Düşünmedin mi? Bu kadar zorlayışımızı al içine. Seni de sarsacaklar bir gün. En çetin sınavın ölümün ardında seni bekliyor. Ölmeden önce sınavını versen ne iyi olur! Al sana fırsat. Kendi iç savaşını ver. Cepheden karşıla düşmanını. Sen dıştaki savaştan önce içinde savaş. O zaman yaşanacak savaşa hazır üniformalılardan olursun. Emin olursun. Zaferden uzak durmaz kurduğun hayaller. İlk yılların çok zorlu geçeceğini bilirsin. İnsanın en iyi eğitmeni yine kendisi değil midir? Oku bak cephede ne olduğunu. Aç gözünü ve seyret. Dinlettirilen ses kayıtlarından yaşanan kayıpları hafızana al. Ölmek için değil Allah için vuruş. Geriye çekildiğin için sana gülen süfyanilere aldırma. Sen yeniden vuruşmak için yeniledin mevziini. Ayıplamalarını ayıplama. Bilmediklerini biliyorsun ya. Mutlu ol. Senin gibi savaşanların üçte ikisini Allah yanına alacak Şehit adıyla. Geriye kalanlar ise düzeni kuracaklar Mehdi yanında. Sen her iki durumda da mutlu olacaksın. Kandırılmayacaksın. WembArmy seni boş yere ölüme atmaz. İnsan yaşamı üzerine titrerler. Kaybedilecek bir saldırıya imza atmaz iyi üstsubaylar. Gelen bilgiyi değerlendir. TakTik savaşını ver. Batıdan doğuya esen sert rüzgara karşı köküne sarıl. Ateşin seni yakacağını bil. Önceden içindeki yanıcıları çıkar. Bu senin tedbirin olsun. Sırları açığa çıkarmadan dikkatle düşmanı kolla. Kuşatıldım diye üzülme. Kuşatanların şımarık bakışlarına gülerek cevap ver. Üniformandaki Wemb logosuna sadık olmanı istedik. Allah için dedik. Lillah diyerek çık yuvandan. Kendi isteklerine boyun eğme. İmanı yaşa. Cepheye alındığında yaklaşan yığınlara bak. Korkun sadece O’na olsun. Sınanmadan cennetine alınmayacaksın. Senin sınavın bu cephe vuruşmaları oldu.  

Cephe savaşına atılan süfyani askerinin bakışları amazonların üzerinde kaldı. Kendi ordusunda dişiye değer vermeyenin erkek evlatları şaştı. Önce hakaret ettiler. Önümüze dişileri mi saldınız dediler. Erkekleriniz nerede dendi. Amazonlar eşit olduklarını dile getirdiler savaşmadan hemen önce. Vuruşmadan önce dile gelen konuşmalar geldi gitti. Kulaklara ulaşanlardan anlam çıkaramadı süfyaniler. (Savaş başlamadan hemen önce sancaktan bir horn a üfleme sesi çıkacaktır. Bu sesin ardından amazonlar savaşa başlayacak.) Süfyani saldırısı kırınca kimi cepheleri aktılar boşalan yere. Amazon dediklerini daha yakından gördüler. Ele geçirebildiklerini üniformasından ettiler. İç giysisi ile esaretini yaşamaya başlayan amazonların güzelliği hoşlarına gitti. Güzel görünme konusunda savaş zamanında bile etkindi bu amazonlar. Ölme sevdası ile çarpışmıyorlardı. Öldürme niyeti ile de durmuyorlardı. Tek dertleri inandıkları uğruna çaba göstermekti. 

Hattın kendisi Dillenirse

Beklendiğinin aksine. Gönlümü hiçe saydım. Mücadele edişimi gösterdim hedronike. Göğüsledim zor görüneni. Görünmeyene karşı mücadele ettim. Kendini göstermeyen ne varsa karşısına dikildim. Yıkmaya çalıştıkları kuzeyin düzenini güneye indirmek için yol buldum. Yoldan akıttım diğer artçıları. Bir üstsubayın gözüyle baktım vurulan hedefe. Geriye çekildikçe kalınlaştım. Ben cephe hattıydım. Sarsıldığımda kaçtığımı zannetiler. Oysa incelmiş dallarımı birleştiriyordum. Kuzeye yöneldikçe süfyaniler kuşatmakta zorlandılar. Yerleşkelerin korumasını amazonlara bıraktım. Açık alanlarda Warnizon askerlerini dolandırdım. S.A.F. askerlerin yürekleri çarptı. Süfyani askerlerin korkuları arttı. Kazandıkları halde ölümden korktu güneyden gelenler. Kuzeye çekilenler cepheyi tuttular. En sonunda 9.Army nin liderliğinde tutulan en kuzey savunma hattı oluştu. İşte asıl cephe savaşları burada yaşandı. Öncekileri geriye çekilimde yaşanan yanlışlıklardı. Kayıplar hep emirlere uymamaktan kaynaklandı. Mehdi onlara yol buldu. Onlar yola geç girdiler. SlavArmy ağırlıkları en sağlam yeri tuttular. Onlara havadan destek de vardı. Cephe savaşı neydi? Yüz yüze vuruşmaktı. Artık manevrası ve kuşatması kalmamıştı. İlk yılın sonunda kuzeye çıkan süfyani alaylarını iki yıl boyunca tutacak bir cephe hattı oluşmuştu. İşte bu hatta savaşan 7 savaşçı askeri canlandırdık. Bunlardan 5i Wembist, 2si ise esir alınarak konuşturulan Süfyanist asker oldu.