Evi, duvara çok bitişik bir yerde. Odası, köhne ama sıcak bir yuva kurmak için hazır. Kedisi var. Kedisinin yavrusu var. Bir de küçük beyaz bir fare var, o evde beslenen. Kadının gözleri, mavi ve yeşil arasında yansımalarla değişen bir renk. Üzüntüden ağlamaklı. Gözlerinden akan her damla üzerindeki siyah tüle damlıyor. Başında yas tülü. Okuma arzusu. Masasında tek kitap. O kitabı hep açıp bakıyor. (O kitap, o devrin Kuran’ı!) O kadar çok seviyor ki her an onunla olmak istiyor. Okumayı, faydasıyla değerini biliyor. Gözlerinde bir ışıltı. Her an çıkmayan, bazen görünen. Sıcak bir ifadesi var, gözlerine yansıyan. Kitabın içinde bazı sayfaları çok okuyor. Özellikle bazı sevdiği cümleleri. Bilgiyi çok fazla deşeliyor. Ne yapabilirim diye çok düşünüyor. Elinde fırsat var onu değerlendirmeli. Bu yüzden elindeki son fırsatı da değerlendirecek. Elindeki ipi, kırmızıyı, duvarından alıp kocaman bir pencereyi açıp oradaki küçük çana ekledi. Çanı tutup eliyle çaldı. Ellerini bıraktı ve bekledi. Beklerken parmakları hareket ediyordu. Bekleyiş içinde gülümsedi. Bakışlarını havaya dikti. Gözlerinde bir mutluluk vardı. Bir şeyleri düşündü. Ne yapmalıydım daha diye. Çanın çalındığı tarafa bakan iki kişi duyarlı olarak geldiler. Onun beklediğini gördüler. Bekleyen kız kapıya yöneldi. Kapıda iki kişi belirdi. Ellerinde iki tane kalın sopa ve bir tür sepet var. Ona yardım etmek istiyorlardı. Değerli biri olduğunu bilen kız, yüzlerine baktı. Ve onlara gereken detayı vardı. Elinde küçük bir çanta ve içinde minik bir parşömen vardı. Onu onlara uzattı. Acı çekmemek için yeniden kapıyı hızla kapattı. Ve o iki adam yerlerine gittiler. Bakışları yine ona yöneldi. Kadın pencereyi/perdeyi hemen çekti ve gezmeye başladı odada. Bekleyişi sürüyordu. Ne yapılması gerektiğini bilerek ve gülerek evi turladı. Sıkıntısı yoktu artık. Bitti dedi. Biten neydi bilelim? Acı bitti. Kızın acısı son buldu. Merhametli Allah duyarlı kızı huzurla kucakladı. Onun mutlu olması için herkes dua etti. Dişlerini sıktı ve hacı oldu. Kimseye acı çektirmedi üstelik. (Dişlerini sık ve umutla Allah’a yönel.)