Wemb in barış elçileri var, kolonilere gidiyorlar (onlar anlayamadılar wemb in değerini) bunlar eğitimlerde saf dışı kalarak han ve hanım olamamış gençler ama elçiler. Zorunlu olmadıkça astroid kuşağını dışına çıkmıyorlar. Davet üzerine gidiyorlar ve orada çok kalmadan geri dönüyorlar. İyi diplomatlar. Pişmanları topluyorlar bazen. Evet, pişmanlar 10,000 leri buluyor. Evet, onları alıp dünyaya yakın bir yere yerleştiriyorlar. Dünya da kat kat beldeler var, yani yer sıkıntısı yok. Mesela bir orman beldesinin altında yeraltında başka bir ek üretim beldesi olabiliyor. (çok yüksek bir rakam gibi görünse de kolonilerde yaşayan sayısıyla kıyaslandığında düşük bir rakam) Böyle toplu gelenler tek bir belde oluşturarak birlikte tutuyorlar. Wemb kucağını açık tutuyor. Elçilerin işi çok zor. Vahşi koloniler var. Yıkım var. Onların derdi insan kurtarmak. Elçiler yumuşak bakışlı, sert mizaçlılar elçi olmuyor. Elçi heyeti 3 kişi, ortada bayan, yanlarda iki erkek (evet, doğru) erkeklerden biri insansı. Hbrydler asla feda edilmiyor elçi sıfatıyla. Askeri kimlikleri yok elçilerin. Onlar idare sınıfının temsilcisi. Askeri elçiler ancak teslim olunan ya da müzakere olunan yere gidiyor araçları ile. Bir elçiyi kasten öldüren bir kitleye ceza var. Onlar ölmekten beter oluyor. O yüzden wemb elçilerini içlerinde çok tutmak istemiyorlar. Zaten koloniler sadece aç kaldıklarında ya da iç yıkıma uğradıklarında wemb e el açıyor. Ay yüzeyinde yaşayanlar ise dünyayı çok sevenler. Onlar dünyayı seyrediyorlar her gün ve mutlular. Walhalla ve diğer yapay uyduları geçişlerinde izlerler. Hepsinin görevleri var. Dünyada akrabaları var. Ayda ömür boyu kalma yok. Ayda yaşayanlar dünyaya inme özlemi ile dolu. Walhalla ve diğer yapay uydularda bütün ömrünü geçiren yok. Görev alınıyor, bitiyor ve emekli olunuyor. Geçkinler serbest. Giyim çok güzel. Cennetin renkleri var. Korkutucu tonlar yok. Koyu giyimler azaltılmış. Kötü şekiller yok. Hatlar yumuşak. Sevenlerin giyimleri bambaşka. El ele tutuşanların kıyafetleri de ahenk içinde. Giysiler arkadan izleyenlere şaka yapıyor. Bu ikisi birbirini seviyor işaretleri yapıyorlar. Sevgi saklanmıyor. (aşıklar arkadan kalple birleştiriyorlar vizyonu, kötüler ise şeytan kuyruğu yapıyorlar arkadan) 4 yaşındaki kız çocuğu içinden geldiği gibi oğlan çocuğunun elinden tutabiliyor, bu masumca karşılanıyor (masumiyet gerekli) aşk kolay, sevmek kolay, aşkını dile dökmek suç değil (algılar çok gelişmiş) bir dilbere vurulan bir erkek kınanmıyor, red ediş bile çok şeker. Sevilmekten ötürü çılgınca sarılıyor red eden. Onu en tatlı haliye öpüyor yanaklarından (değer var her şeyde, herkes değerli, her insan değerini yerini buluyor wemb de) başkasını sevdiğini söylüyor ama onu koparıp atmıyor, özellikle erkekler yıpranmıyor. Kadınlar çok tatlı ve romantik olmuş. (erkekler unique, birey olarak kıymetliler erkekler) Göz göze gelince kalplerinin rengi değişiyor kıyafette. Milkdanslarda daha önce hiç görmediği biri ile dans ediyor.
Wemb de üzülemezsin bile. Bu sosyalleşme üzüntünü alıyor. Mikro tutkunluk var. Doğumdaşlık var. Bir yere bir şekilde bağlanıyorsun. İşte bu yüzden orduya katılım düşük. Orduya katılanlar çok fedakarlar. Orduya katılım için şerifler amazonları ikna telaşında. Öngençler orduya uzak başta. Kalıcı mod onları korkutuyor. Aksine kimi gönüllüler ise zalimlik mod tehlikesi ile kabul edilmiyor ve incitmeden sivilleştiriliyor. Wemb barış modunda sivil yaşantısı tat veriyor. Jana bu sistemde sevdiği ile yaşadığı pol de çok mutlu oluyor. Kimse üstün görünmüyor. O bile sade bir yaşamda. Çünkü eşit haklar var. Evsiz yok, arabasız yok, mesleksiz yok. Sevgisiz olamazsın bu sistemde, sağlık tam.
Koku var, cennet kokusu. Wemb güzel kokuyor. Pol de kötü koku yok. Doğa bile güzel koku ile dolu. Evcil hayvanlar aparatlı ve güzel kokulu. Kötü ara ırk evciller bitirilmiş. İnsanlarla tam dost olanlar kalmış. Onlar da bağımsız gibi. Her birinin sahibi aile var. Evcil hayvanlar tek bir kişiye ait değil. (Aile sahipliği) Bazı evciller belde malı ve hakları var, oy kullanıyor garip bir yöntemle. Mesela kediler beldede kendilerine verilecek gıdaları seçebiliyor.
Çok detaylı bir yönetim var ve bunun altından hedronik yardımı ile kalkıyorlar. Walhalla yansıtıyor ışıltısını beldelere pollere (çok detay var daha, çok bilgi var) erkeklere aşık olan kızlar var, evli bir erkeğe vurulmuş bir teenager var, ilk eş hiç incinmiyor ve o kızı buluyor. Zaten bunu haber veren de hedronik. Hedronik böyle durumdaki kızları bağlıyor eğer uygunsa. İlk eş bu kızı alıyor ve onunla konuşuyor. Erkekler iyi eğitimde ve dengede. Kadınlara cinsel obje olarak bakamıyorlar, çünkü kıyas yok. Hepsi bedenen mükemmel, aradıkları ise sevilmek sarmalanmak. İlk eş de ikinci ve üçüncü hatta dördüncüyü kırmıyor bu şekilde. Zaten aynı evde 4 eş değil. Bu yaşantı tarzı (bu çok değerli bir evlilik) Her kadın kendi evinde, kendi çocukları ile. Erkek ise esnek ve farklı günlere yaymış, eşlerini sadakatle seviyor. Burç etkisi ile biten sevgiler yadırganmıyor, yani boşanma algısı değişmiş. Bir erkek 120 yaşına gelinceye kadar 4 eş modunu değiştirebiliyor. Özellikle kadınlar eşsiz bırakılmıyor. Kadınlar sevme isteği ile yanıyor. Çocuk istiyorlar. Babalarını gören evlatları izlemek istiyorlar. Doğum, dış gebelikte ve kolay, ağrı sızı yok. Kadın çok güzel, genç bir kız ilk kez evlenirken çok heyecanlı. Geç evlilik yok. 30 yaş oratalama anne olma yaşı ama cinsel yaşam 13- 17 yaş arası başlama eğiliminde. Cinsel dürtülerini bastırma isteği ile üzüntü yok. Geçici evlilik bu yüzden var. (Geçici evlilik değil evlilik olması gerekiyor. Öngençler evliliklerine geçici gözle bakmamalı. Sevdikleri ile ömür boyu sürecek bir yuva yaşamayı hayal etmeliler. Her evlilik kalıcı olması umuduyla şekillenmeli.) Süfyaniler anlamadılar bu sistemi, kötü gördüler. Ama bilinen var. 20 yaşına gelen bir kız/kadın erkek seçiminde en doğruya yöneltiliyor, yuvasında mutlu. Aynı erkeği paylaşırken kıskanmıyor, kadınlar birbiri ile iyi geçimde. Onların tek isteği yuva sahipliği. Keşke o zamanda olsaydım, peşimden koşarlardı değil mi? İzin ver seni sevelim diye. Güzel bir yüzden çıkan bir bakışla izlenmek çok güzel. Huri ler bakışları ile daha dokunmadan mutlu ediyor (jana nın yüzü şahane mesela, gördüm ben onu bir çok kez ve şahaneee, güzelliği öte bir şey) onun sevgisi çok değerli, birbirine tutku ile bağlı eşler var wemb de, kırgınlıkları yok, kırgınlığa neden yok, kaygıları yok, kaygıya neden yok, sevmeleri hiç dinmiyor. Çünkü kötü ses kötü koku ve kötü söz yok, ani ölüm kaygısı bile yok. (güven ortamı, bıktıran bir cehalet yok, övünülen cehalet yok, övülen cehalet de yok) Barış döneminde doya doya sevenler var bir aile içinde. Çocuklar sevimli. Çünkü ailede kavga yok. Anne olmak çok değerli. Çok çocuk yapılmıyor, sadece annelik tadılıyor.
“melekler kabeyi tavaftalar, dönüyorlar, kabe küçücük kalıyor, meleklerle kıyaslanınca, 4 melek kabenin köşelerinde sabit, kerrubiler, oldukları yerde Allah ı zikirdeler, titreyerek, diğer melekler aynı beyaz top gibiler, onlar da kabenin kenarlarına dizilmişler, oldukları yerde rezonans yapıyorlar, titreşimleri birbirlerini etkiliyor, Allah dır mülkün sahibi, ya Malik ül Mülk, iman ne güzel bir duygu, ne büyük bir ihtişamı var yaradanın, mülk Onundur”
Wemb de kabe ziyareti mutmain tarzda. Sema daki kabe yansımasını çevrelemişler. Düşmekte olan bir yağmur damlasında bile düzen kurduruyor, kısacık bir dönem için de olsa cenneti hissettiriyor o zamanın insanlarına. Şehitler bile tadını alıyor. Setu şehit olursan o zamana varırsa sen de wembin tadını alıyorsun. WembArmy de savaşta şehit olanlar izleyici modunda memnunlar, biz bunun için can verdik diyorlar birbirlerine, bak ne güzel bir düzen kuruldu, boşuna can vermedik diyorlar.
Bekleme modunda Allah ın öfkesini hissettim. Çok katliam ve zulüm yaptı o caniler. Kendi sivillerini bile idam etmişler boş yere. (Hizbullat) Süfyani ailesi var. Tam bir klan mantığı ile insanları sindirmişler. (şeytan toprağı serpmişler üstlerine, ölü toprağı değil, şeytanlaşma dumanı var üstlerinde) Esir pazarları var, esir amazonları cariye diye alıp sattılar, insana mal diye bakabiliyorlar. Çocuk esirleri oyuncak gibi ganimet ettiler. Çok ama çok zulüm ettiler savaş yıllarında. Onlara arkadan destek veren sionistler. Kelle keserek idam ediyorlar insafsızlar. Çok çetin bir savaş olacak. Özel bir robot yapılmış sionistlerin ellerine verdiği. Bu robot mahkumu kavrıyor. Kavrayış sonrası gelen emirle boynu arkadan kesiyor acı verdirerek. Hızla kesmemesi için üretilmiş. Yavaşça koparıyor. Bunu izlettiriyorlar. Kimi süfyani aileleri seyre doymuyor. Holovizyondan tüm sahami sahasındaki siviller bu vahşeti izler oluyor. Toplu bir yoldan çıkış. Allah ın öfkesini hissedin siz de. Nasıl eziyet ettiler! Süfyaniler. Size Kuran bunu yapmayı mı emretmişti? İnandığınız Allah bunu yaptığınız için size öfkelendi. Masumiyeti çiğnediniz. Mahşerde tadacağınız azabı şimdiden hissedin. Kuşkunuz hiç dinmesin. İmanınız sizin perdeniz oldu. İman ettiğinizi düşündünüz. Kaybınızın acısını cehennem kapısından girişte alacaksınız. İçinizden pişman olmayanlar da çıkacak. Yazık onlara. Kafa koparırken tattığınız zafer mutluluğu şimdi nerede kaldı? Kafalarını aldığınız o esirlerin canları size emanetti. Saatlerce süren bir idama yöneldiniz. İçinizden çok azı bu yanlışı dile getirdi. Elinize verilen o robot ve onu imal eden ana robot sizin yaşattığınız zulme şahit olacaktır. Barış içinde yaşamak varken savaşa yönelen sizdiniz. Beklerken bile zulmü kesmediniz.
“uçan arabaya bindim, bir tepeye yol aldık uçan arabayla, yanımdaydı, bana önce hannas insanların vücudunu gösterdi, ara bölge şeytan ölünce kalkmıştı, bu yüzden insanlar bir anda şeytanlaşıyordu, sonra jana yı gördüm, gelecekteki iyi insanları da, yüzünü bir mercekten gördüm, geleceğin bilgisayar monütöründen gösterdi, sonra da uçan arabayla rıhtımı olan bir beldedeki tepeye gittik, bir an korktum uçarken, uyandım bu yüzden, ama tekrar uyuyunca devam ettik uçarak tepeye indik, konuştu benle ama hatırlamıyorum ne dediğini, savaş bitince olacakları gösterdi yani, hannasları da gösterdi”
Savaş bitmeden bilenlerden olmak. Savaşın arasında sıkışmak. Sonra savaşı atlatmak. Barış döneminin tatlı günlerini yaşamak. Hannaslaşanlar şeytanın ölümü tadışı ile meydana çıkacak. Düzen bozuculara karşı wemb sert tedbirler alacak. Bu yüzden dünya dışına sürgün edilirler. Kınamayın Kanunu. Sebep olanların açtığı gedik yüzünden acı ve sıkıntılı günler olacaktı. Süfyani kötülüğünün yerini şeytanlaşan insanlar alıyor. Wemb koruması ile hannaslaşanlar ancak hannaslaşanlarla vuruştu bir süre. Wemb nasıl koruyor? Kuran yoluyla. Düzeni kurmada ayetleri alıyor ve onları açıyor. Dua edenler yola geliyor. Yolda ışıltı var.
“hızır tezkiresi, Dualarla çözülecek olan, temiz dua edene Allah verir, dualarını çocuk saflığıyla et. Allahcım de, ben bir bebeğim bak, masumum artık, tövbekar oldum çünkü, yaşım da 40 değil ama yazıyorum yine de, saf bir çocuk gibiyim, masumiyeti saflığı bana lutfettin, ben senin minik şımarık evlat gibinim, dualarıma iştirak et, Allah' a yaklaşmanın tek yolu, çocuk saflığıyla dua etmek”
Dua edişi anlatmalı. Dua sonrası bekleme modunda görülen rüyaları anlatmalı. Ve rüyaların nasıl yaşandığını hissettirmeli okuyana. Sen kör değilsin. İşitmeden olmuyor. Yolun uzunluğunu görsen yoldan çekinirdin. Ama birileri o yolu almalı. Yoldan kaçınmak olmaz. Yol hareket halinde. Sürekli değişimde. Senin gücün o yolu aşmaya yetmeyecek. Sen duanı esirgeme kendinden. Allah dediğin yanında olur. Yol da O nundur. Dilediğini bekleme modunda tutar. Dilediğini yola alır. Yola alınanlar hedefi bulurlar.
Tüneli gördüm. Tünel canlı gibiydi, hareket halinde ve ipliklerle sarmalanmış helozonik döngüde. Tünel derisinde boşluklar vardı ve tünelden girenin hedefe ulaşıncaya kadar çıkmaması istendi. Çıkanların akibetini gördüm. Tünelin içinden tünele dokunmadan çekilme olayını gördüm. 3 kişiyi tünele nasıl çektiklerini gördüm. Denizde yüzdüğümü gördüm. Uzaklara vardığımı gördüm. Bir de kovalandım haberci olduğumu anlayanlarca. Yerde elimde kağıtlar, mors gönderisi yapar gibiydim. Uyumadan önce, yola çıkmadan önce, plan yapmadan önce, Kuran dan ayetler okuyunca algı açılıyormuş.(Allah hemen geliyor o zaman)
Bekleme modunda duruşan hanif kitle ikilemde. Sınandığını biliyor. Vazgeçmemek için çaba içindeler. Gelecek esnek. Geçmiş de her an silinebilir görüntüde. Ne gelecek kesin ne de geçmiş. Allah tan başka bileni yok tarihin. Bu yüzden umudum diri. Vazgeçmiyor kurduğu hayalden. Cennetin güzel bedenleri yansıyor Altın çağ a. Şehveti öldürüyor. Şehvetle bakanlar yok. Aile kutsanmış. Yuvalar temiz iki yönüyle. Zina etmek zor. Çünkü sevme özgürlüğü var. Bastırma yok. Dengede tutuluyor beden. Hastalıkla üzülme yok. Doğurganlıkta aşırılık yok. Can veren Amazonların yumurtaları alınıyor önceden. Düzen kurulduğunda o can verenlerin soyu da yaşıyor dünya cennetini böylece. Mahşere toplaştıklarında o birbirini hiç görememiş şehitler ile üst soy uzantıları birleşiyor. El ele tutuşuyor. İçlerinden Allah diyorlar mahşerde. Çok mutlular. Rabbinden çok ama çok güzel yüzlü bir eş istiyor her hanif. Niyeti o güzel yüze bakmak. Gözlere dalmak. Sevgiyi yakalamak. Yormadan sevmek ve sevdirmek.
Ağır kitle halinde bekleyenlerin durumu. Silahlarını ve araçlarını hiç kullanamadan sınırda tutulanlar. Süfyani alayları hattı aşmaya kalktıkça savunmada ısrarcı yaklaşım. Yaşanılan alanlar yazılan zamandaki gibi değil. Coğrafya değişti. İsimler değişti. Konumlar değişti. Sabit kalanlar MerKom lar. Onlar sabit yerlerinde bekleyişte kaldı. Destek gönderdiler savaşan Army lere. Ama kendilerine yaklaşımı engellemeyi istediler. Göl yüzeyinin üzerine gelen birkaç süfyani alayına iyi bir tuzak kurdular. Bir anda onbinlerce süfyani ceseti düştü göl yüzeyine. Onları da bekleşen robotlar topladı ve göl altına aldı. Kimse sağ kalmadı. MerKom a yaklaşımın bedelini ödedi o zalimler.
Baykal gölü! Tüm çevresi askeri bölge kılınmış. Sivil yerleşimi ile WembArmy fed statüsüne ait bir kanton durumunda. Gölün ortasında iri bir savunma gemisi. Havada asılı. Göle giriş çıkış denetimi altında. Gölün altında devasa bir merkom bulunmakta. Anla. Burası beklenen savaşta kuşatılır ama düşürülmez. Yüzeyin ancak üzerine kadar gelebilen sevimsiz kalabalık, gölün altına inemez. Tuzak kurulur. Azgınlıkları tuzağı görmelerini engeller. Ganimet peşinde koşan arsızların ölümü ani. Merkom tünel ağları ile takviye alır. Çiçekleri ezenlerin yedikleri midelerine oturur…
Zaman Duvarı. Savunma amaçlı kullanımda. MerKom üslerinin sabit olması bu yüzden. Zaman duvarı ile korunuyor. Zaman hırsızlarının bilgi çalması engelleniyor.
Daha önce hiç günah işlenmemiş koordinatlarda konumlular. Tertemizleniyorlar. Işınlamanın gerçekleştirilebildiği o çağda zaman duvarı savunması ile izinsiz girişler engelli. WembArmy yazarken yoruldum üzülmekten. Kayıpları anlatmak üzdü. Gidenler üzülmüyor ama kalanlar sürekli sınavda tutuluyor. Bu onları da yoruyor.
Yeni teknikler buldular. Artık zaman enerjisi handikabına takılmıyorlar. Diledikleri mekanın istedikleri zamanına izinle inebiliyor ya da gözetleyici olabiliyorlar. Allah bu izni o er kullara veriyor. Biz size bilmediğinizi öğrettik deniyor sonra. Umudum var.